Nöralterapi, vücudun iç dengesini düzenleyip iyileşme sağlayan bir enjeksiyon yöntemidir. Bu enjeksiyon yönteminde vücut üzerindeki belli noktalara veya alanlara lokal anestezik içeren serum fizyolojik enjekte edilerek uyarı verilmektedir. Nöralterapi yöntemi ile, vücudumuzda çok geniş bir elektriksel ağ yapısında olan otonom sinir sistemi yani kontrolü beyin tarafından otomatik olarak yapılan sinir sisteminin uyarılması ve bu sinir sisteminin düzenlenmesi sağlanır. Otonom sinir sistemi; nefes alma, sindirim sisteminin çalışması, kalbin normal ritminin sağlanması, vücut ısısının ayarlanması gibi beyin tarafından bilinçli olarak kontrol edilmeyen ve hayati öneme sahip olan organların otomatik işlevlerini düzenleyen bir sistemdir. Bu sistemde bozulma sonucu hastalıklar oluşmaktadır. Nöralterapi, bu sistemdeki bozulmuş olan dengeyi tekrar düzenlemektedir.
Nöralterapi seanslarının sıklığı her hastaya göre değişmekle beraber, uygulamayı yapan hekim tarafından karar verilir. Genelde yapılan uygulama haftada 1- 2 kez, 6- 10 seans şeklindedir.
Nöralterapide kullanılan ilaç prokain veya lidokain gibi kısa etki süreli (30 dakika- 2 saat) lokal anestezikler olup kortikosteroid (kortizon) içermemektedir.
Nöralterapinin yan etkileri oldukça nadir olup en sık görülen yan etkiler enjeksiyon yerinde morluklar, enjeksiyon bölgesinde geçici ağrı, uygulama sonrası uyuşukluktur. Çok nadir olarak lokal anestetiğe bağlı alerjik reaksiyon, damar veya sinir zedelenmesi görülebilir.
Ciddi organ yetmezliği (ciddi kalp-karaciğer-böbrek-soulunum yetersizliği), malignite (kanser), enfeksiyon (bulaşıcı hastalık), Multipl Sklerozun (MS) akut evresi, Myastenia Gravis (miyasteni) hastalığında ve lokal anestetik ilaç alerjisinde nöralterapi uygulamamak gereklidir. Antikoagulan (kan sulandırıcı) ilaç kullanan hastalarda dikkatli olunması gerekmektedir.
Hamile, emziren anne ile çocuk ve yaşlılar dahil tüm yaş gruplarına uygulanabilir. Hastanın hipertansiyon, diyabet gibi ek hastalığının olması tedaviye engel değildir.